Ubuntu MYSQL User Create Note

Ubuntu 13.04
Well i was simply using this:

create database lollipop;
grant all on lollipop.* to 'foreman' identified by '5t1ck';
flush privileges;

But sadly it did not worked so i’ve updated my code like below

create database lollipop;
grant all on lollipop.* to foreman@localhost identified by '5t1ck';
flush privileges;

And it works

Hak

Çoğunluk haksızı haklı yapmaz. X gazetesi yazarının insanların niye istifa et dediğini anlamaması çok normal. Çünkü gözü görmüyor. Kulağı duymuyor. Vicdanı yok. 70 milyon insan 13 yaşındaki kıza tecavüz edelim dese 1 kişi de bu ne saçmalık dese. 70 milyon çoğunluk olduğu için haklı mı olacak? Hiç mi kafası çalışmaz insanın. Bir HAK varsa vardır. İsterse tek kişi savunsun. Milletin gözünün içine baka baka yalan söyleyip daha sonra insanlar eylem yapınca utanmadan onlara hakaret etmek medeni, demokratik, xyz herhangi bir devlette istifa sebebidir. 

Ama bizim bu medyamız bunları görmez çünkü onlara göre X kişisi X kişisi değil bir hanedan mensubu sanki, krallar, sultanlar, imparatorlar istifa eder mi? Bunu istemek cüret değil mi? Bunun üstüne hala demokratik açılım derler çekinmezler demokrasi kelimesini kullanmaktan. Ayıp. Ayıplamaktan başka bir şey diyemiyorum.

Vicdan farklı bir şey, banka camı = insan hayatı diye düşünen birileri olduğu sürece böyle gideriz. Eğitim vermezler, her sene eğitim planını sınavları değiştirirler neden? Eğitimli insan istemiyorlar da ondan. Kitap okursun tip tip bakarlar ayıplarlar nasıl kitaplar okuyorsun derler. Çünkü kendileri X kişisinin dışında başka birisinin kitabını okumaz, fikrini almaz X kişisi ne vermişse kabul eder.

Bu ülkenin zenginleri ülkelerine değer veriyorsa vergi indirimini düşünüp günün sonunda işe yaramayacak binalar yerine kitap dağıtsınlar. Yüz binlerce milyonlarca kitabı alın ve insanların evlerinin önüne dökün! Verin demiyorum çünkü almazlar ama sokaklara oraya buraya saçarsanız belki 1 kişi alır okur ve 1 kelime öğrenir. O bir kelime 1 gün çok şeyi değiştirebilir emin olun.

Taksim Mevzusu

Uzun uzun yazıyordum ama gerek yok. Haklı olmak böyle bir şey. 40 kişi olur milyonlar. Türk halkı her zaman mazlumun yanında olmuştur, yine oldu. Bir nesil uyandı AKP sayesinde, çok da hayırlı oldu. İnsanlara tavsiyem televizyonlarını kapamaları. İnternet’te siteler bulun, bloglar, forumlar vs.

Oradan insanları takip edin. En azından bilgileri karşılaştırabilir bir yorumda bulunabilirsiniz. Taksim olayları medyanın gerçek yüzünü gösterdi. Fikir kölesi olmayın, uyuşmayın. Taksim’de bir grup uyandı. Çok kişi yaralandı acı çekti ama insanlar kendine geldi. Tekrardan birlik oldu. Geleceğe bakacağız.

Transistor

Bu sayfada oyunlar hakkında pek yazmıyorum en büyük ilgi alanım olmasına rağmen 🙂 Dün bir haber gördüm paylaşmak istiyorum http://www.baslattusu.com/bastionun-yapimcisinin-yeni-oyunu-transistor-duyuruldu/ Baslattusu’nun haberine göre Bastion’un yapımcıları yeni oyunlarını duyurmuş. Transistor isimli oyunun konusu çok ilginç geldi yine güzel bir hikaye anlatımı olacak anladığım kadarıyla.

Müzikleriyle Bastion’un müziklerini yapan Darren Korb ilgileniyor ki oyunun yanında Soundtrack’i de bekleyeceğiz demek oluyor bu. Bilmeyenler için Bastion’un bir sanat eseri olduğunu söylemem gerek, sadece bir oyun değil gerçekten çok iyi bir sanat eseri. Merak edenler şu sayfadan göz atabilir

http://store.steampowered.com/app/107100/

Oturma Odasında Bilgisayar

Newell’ın son açıklamalarını takip ettiyseniz güzel şeyler planladığını fark etmişsinizdir, son dönemde ki aksiyonları:

  • steam greenlight, oyun seçimini kullanıcılara açmak,
  • steam’de oyun dışı yazılım satışları,
  • steam big picture, yeni controller ve steam’in televizyonlara gelişi, controller destekli oyunlara özel ilgi,
  • steam on linux, linux üzerinde steam’i çalıştırma, ubuntu ile takılmalar,
  • steam box, bir kaç firma ile oyun bilgisayarı geliştirme konusunda çalışmalar, prototipler, bir firmaya yatırım vs.

Steam üzerinden kullanıcılar bir süredir içerik üretip paylaşıyorlar Newell kendi satış kanallarını oluşturabilmeleri için çalışmalar yaptıkları söylüyor. Windows 8 ve konsolların oyun satışlarına olan olumsuz etkilerini paylaştıktan sonra yapmak istediklerini şöyle açıklamaya çalışalım:

Kullanıcıların kendi içeriklerini ürettikleri, kendilerinin seçtikleri içeriklerin kendi marketlerinde satıldığı ve bu market aracılığıyla ailelerin oturma odalarına girerek potansiyel müşteri kitlesini 4-5 kat attırmak ve bu kitleye içerik sağlayacak ve reklam yapacak kitleyi oluşturmak! Bunu yaparken Linux platformunu kullanarak Linux ile son kullanıcı arasında kullanılabilirlik sorununu çözmek ve ayrı bir katman olarak yer almak!

İşte buna yatırım derim.

Ne ayaksın?

Bugün Greenpeace’in sayfasında X petrol firmasının yaptığı kazalarla alakalı bir görsel vardı yorumlara bakma gereği duydum nedense ve başladım okumaya. Yorumlardan birisi şöyle:

“yani başka bir şey bulamadınızda şimdide akaryakıt şirketleriyle uğraşmak mı kaldı oturunda allah rızası için bir kezde allah deyin şükür edin çocuklarınızı geçiminizi düşünün”

Dayanamadım cevap yazdım

“Allah diyoruz şükür de ediyoruz siz merak etmeyin. Petrol şirketleriyle uğraşmak Greenpeace’e kaldıysa kızmanız değil üzülmeniz lazım. Bu dünyada hepimiz bir arada yaşıyoruz adamlar bir kaza yapıp binlerce deniz canlısını öldürdüğünde de masumlara katledenlere karşı inşallah “Allah rızası için bir kez de Allah deyin” dersiniz.” dedim.

Şimdi benim anlamadığım şey, doğayı korumak, insanlığı korumak, zalimlere karşı çıkmak ne zamandan beri suç oldu? Ne zamandan beri zalimlere karşı çıkmak dinsizlik oldu? Onu geçtim olayın dinle alakası yok inançla alakası yok ve insanlar doğayı ve canlıları korumaya çalışırken bu X kişisi neden Greenpeace’e saldırma gereği duydu. Konudan bir haber, inandığı şeyler hakkında en ufak bir fikri olmayan insanları görmek üzücü değil mi? Merak ettim profiline baktım ve X partisinin taraftarı.

Üniversite hayatımda hatta şu an çevremde çoğu insanın bilmeden böyle ahkam kesmesine deli oluyorum. Böyle milyonlarca insan var ve devlet bu insanları eğitmek için hiçbir şey yapmıyor, çünkü devletin işine geliyor böyle insanlar olması. Kendilerini geliştirmek istemedikçe bu şekilde de devam edecekler ama bu bizim susmamız anlamına gelmemeli. Cevap vermeliyiz onları ikna etmeye çalışmalıyız sabrımız el verdiği sürece. Yoksa içinde bulunduğumuz toplumun gün geçtikçe kaosa sürüklenmesini engelleyemeyiz. İnsanlık ciddi ciddi dünyayı yok etmek için var gücüyle uğraşıyor, yazık.